İçindekiler
Kanser Nedir
Kanser nedir? Kanser, vücuttaki anormal hücre bölünmesidir. İnsan vücudunda yaklaşık 75 milyar hücre bulunmaktadır. Bu hücrelin hepsi dönüşümlü olarak kendilerini yenileyebilirler. Bu süreç normaldir. Fakat kontrolsüz bir şekilde hücre çoğalması vücutta kanserin belirmesi anlamına gelir. Kontrolsüz hücre çoğalması ile oluşan kanser dert evreye sahiptir. Bu evrelerden dördüncüsü birçok kişi için ölümle aynı anlama gelmektedir. Bu inanışın kırılması mümkün müdür? Kanser belirtileri ile ilgili yazımızı okumak için tıklayın.
Anti Kanser Bağışıklık Sistemi Nedir?
Aşağıda bahsedeceğimiz tedavi yöntemlerinden önce aslında vücudumuz kanserle kendi kendine zaten mücadele etmektedir. Bu mücadeleyi anti kanser bağışıklık sistemi yapar. Sistem vüdumuzun kansere karşı en önemli savaşıdır. Doğuştan itibaren insanoğlu kanser savaşçısı hücrelerle doğmaktadır. Hepimizin vücudunda her gün kanser savaşı vardır. Ve her gün birkaç hücremiz kanserleşmektedir. Bu süreç DNA’larımızın mutasyona (değişim) uğraması demektir. İlk adım olarak kanser; DNA’mızın normal dışı istenmeyen değişimidir. Ama bu adımın atılmasıyla kanser başlamıyor. Çünkü vücudumuz onarıcı sistemi tarafından tıpkı sökük diker gibi bozulmuş kısımları tamir edilebiliyor. Bozulmuş kısımların tamir edilemediği durumlarda o DNA kanserleşir.
Vücudumuzun aslında bu kötü hücrelerin üremesini engelleyecek bir anti kanser genleri bulunmaktadır. Bozulmuş kanserli hücreleri bu anti kanser genler düzenler ve onları hücre intiharına sürükler. Eğer bu sistemden kaçıp üremeye devam ederlerse o zaman da savaşçı hücreler ona hücum eder. O kadar ilginçtir ki bu savaşta bağışıklık hücreleri kanserli hücreleri hemen tanır ve alıp yutarlar. Adeta biri tarafından öğretilmiş gibi işleyen bu mekanizma bazı spesifik durumlarda sekteye uğramaktadır. İnsandaki ısrarlı dış etkiler olan ruhsal sebepler, üzüntü, ştres, yanlış beslenme alışkanlığı gibi durumlar kanserli hücrelerin alevlenerek çoğalmasına sebep olmaktadır. Artık bundan sonra hızla çoğalan bu zararlı hücrelerle vücut savaşamamakta ve insanoğlunun müdahalesini gerektiren kanser tedavi süreçleri başlamaktadır.
Kanser Tedavi Yöntemleri
Radyoterapi (Işın) Tedavisi: Onkoloji hastalarına uygulanan bir kanser tedavi yöntemleri çeşitidir. Raydoaktif iyotla vücudun kanserli hücresi yok edilir. Bu işlem seanslar olarak uygulanır. Tedavi için simülatör cihazı kullanılır. Tedavinin sonuçu sadece uygulandığı bölgede gözlenebilir. Yan etkileri olarak uygulandığı bölgede ciltte değişiklikler, ağız kuruluğu, yutma güçlüğü, halsizliktir.
Kemoterapi Tedavisi: Kanser hücrelerinin yok edilmesini sağlayan kuvvetli kanser tedavi yöntemleri nden biridir. Tablet, enjeksiyon ya da orta hat katateriyle damar içi olarak verilir. Hücre zehirleyici bir tedavi yöntemidir. Bu yöntemle hastanın sadece kanserli hücreleri değil sağlıklı hücreleri de öldürülmektedir. Radyoterapi gibi belirli bir bölgeye uygulanmayıp bütün vücuda verildiğinden yan etkileri saç dökülmesi, bulantı, kusma, yorgunluk, bağışıklık sisteminin baskılanması ve anemi gibi çeşitlenmektedir. Kemoterapi hastaya “tamamen iyileşeceksin” vaadi vermez.
Cerrahi Yöntem: Yayılmamış kanserli bölgenin kesiyle vücuttan çıkarılması için tercih edilir. Eğer kanser vücutta metastaz (yayılma) oluşturmuşsa cerrahi müdahale tercih edilmez.
İmmunoterapi Tedavi: Tıpta yeni yeni kabul gören bu tedavi yöntemi bağışıklık sistemi güçlendirme yöntemidir. Bilimsel kanıtı olan bitkilerle uygulanan bitkisel tedavidir. Hastaya da “tamamen iyileşeceksin” vaadi verir.
Çağımızın hastalığı olan kanser hemen hemen her ailede baş gösterir oldu. Çocuktan yaşlıya kadar her yaş ve her çeşitiyle görülür bir vaka haline geldi. Bütün dünyanın imtihanı olan bu hastalığın tedavisi tartışmalara açıktır. Kimi hasta yakını tıptan vazgeçemezken kimi hasta yakını cesaret edip bitkilere başvurabiliyor. Bitkisel tedavi ile ilgili kanserli hastaların anlattığı birkaç hikaye.
Kanser Vakalarından Birkaç Örnek
Evli ve beş çocuklu bir kadın. Sağında solunda hissettiği kaşıntılar sonucu doktor doktor gezdi. Ve sonunda hastalığına safra yollarına bağlı karaciğer kanseri teşhisi kondu. Tıbbın söyledikleri hep birbirine benziyordu. “Hastanız ölecek, üç aya beş aya en fazla bir yıl ama sonuç bu” yıkıcı gerçeğini söyleyip durdular. Hastalık ileri seviyede olduğundan ne kemoterapi ne de ameliyat herhangi bir tıbbi tedavi de öneremediler. Yani tıp hastayı açık bir dille ölüme mahkum ediyordu. Hastalık hızlıca ilerliyordu, şikayetler artmıştı. Sarılık, kaşıntı ve halsizlik de baş göstermişti. Artık hasta yerinden kalkamıyordu. Bu evrede bir bitki tedavisi uzmanıyla tanıştılar. Bu kişiye güvenip bir tedavi süreci başlattılar. Hastaya uygun bir bitki tedavisi disiplini belirleyip sabırla uyguladılar. Ayağa kalkıp kendi işini göremeyen hasta artık aile fertlerinin hizmetleriyle ilgilecek kadar iyi.
Hasta 45 yaşında tam hayatının verimli olduğu zamanda. Birden göz kararmaları, baş dönmeleri sonucu doktora başvurdu ve beynindeki tümörle yüzleşti. Radyoterapi, kemoterapi ve ameliyat olmak üzere uzun bir tıbbi tedavi uygulandı. Artık tıbbın yaptığı tek şey hastaya kortizon yüklemek oluyordu bu da onu şişirmekten öteye gitmiyordu. Bütün bu tedavi çeşitlerinden sonra sonuç nafile. Artık hasta yakınları mezar arayacak kadar ümit kesmişlerdi. Son şans olarak güvenilir bir bitki tedavi uzmanıyla yola devam ettiler. Şimdi hasta aktif hayatına geri döndü.
Bu hikayeler kesinlikle hastanın tıbbi tedaviden ve doktor tavsiyelerinden vazgeçmesi gerektiği anlamına gelmez. Bitkisel tedavilerle şifa aramak isteyen hastalar bu durumu kesinlikle doktorlarıyla birlikte değerlendirmelidir.
Kanserden Korunmak İçin
- Alkol kanser oluşumunda dozdan bağımsız etki yapmaktadır. Yani vücuda zarar verirken bir bardak da bir şişede aynı zararı vermektedir. Bu yüzden alkolün az olanından da uzak durmak gerekmektedir.
- Sigarayı da hayatınızdan çıkarmalısınız.
- Enginar ve kereviz tüketmelisiniz. Yemeklerini yapmak zorunda değilsiniz. Haşlayıp arada yiyebilirsiniz. Kerevizi rendeleyerek cacık şeklinde tüketmeniz de alışık olmadığımız farklı ve yeni bir tüketim formülüdür.
- Ev yoğurdunu kaymağıyla, baharat özellikle zerdeçal, ev yapımı salça ve özellikle acı biber salçası tüketmelisiniz.
- Kırmızı pancar, bal kabağı bir kibrit kutusu kadar katı meyve sıkacağından geçirip meyve suyunuzla karıştırarak tüketebilirsiniz.
- Kısacası doğal olan herşeyi dozunda tükemelisiniz.
Last Updated on 5 Mayıs 2022 by Saglikloji