İçindekiler
Otizm Nedir?
Otizm hastalığı yaşamın ilk üç senesinde kendini gösterip, kişinin yaşam boyunca kendisini bırakmayacak bir hastalık çeşididir. Sosyal etkileşimlerde problem, sosyal veya sosyal olmayan konularda iletişim problemi yaşaması, birbirini tekrar eden davranışlar ve kısıtlı ilgi alanları ile dışarıya yansıyan bu hastalık bir tür gelişim bozukluğudur.
Otizm nedir adı altında açılan bir çok seminerde de anlatılan bu konu ciddi ve önem verilmesi gereken bir durumdur. Günümüz çağında her 110 çocuktan biri bu hastalıktan etkilenmektedir. Geçmiş çağlarda adı bile duyulmayan bu hastalık son dönemlerde kendini bir hayli çok gündeme getirmektedir.
Otizm hastalığında beyin bölgesinde eş zamanlı çalışmalar gerçekleşmez. İletişim kurma bir hayli zorlaşır. Otizmin fark edilmesi dahilinde erken tedavi durumun daha kötüye gitmesini önleyip çocuktan ileriki yaşlarda daha çok verim alınması sağlanmaktadır.
Otizm nedir sorusunun en basit ve net cevabı bu olmakla birlikte neden olduğuna dair henüz net bir açıklama bulunmamaktadır. Genetik problemlerden ötürü oluştuğunu düşünen bilim adamları buna sebep olan geni araştırmaktadırlar. Bir takım insanların bu hastalığa kızamık ve kabakulak gibi çocuk aşılarının sebep olduğunu savunmaktadır.
Otizm Nedenleri Nelerdir?
Otizm nedenleri bu güne kadar tam olarak tespit edilmemiştir. Tahmin edilen sebepleri arasında ise tek bir durum söz konusu değildir. Birden fazla nedenin bir araya gelip bütünlemesi ile oluşan bir hastalıktır. Otizm hastalarının beyinleri normal insana göre çok daha farklı çalışmaktadır. Hücrelerin birbirine mesaj göndermesinde eksiklikle veya fazlalıklar görülebilmektedir. Bunların yanında bir takım genetik hastalıklarında otizme neden olduğu düşünülmektedir.
Kardeş ve ikiz çalışmalarında genetiğin önemli bir yeri bulunmaktadır. Otizm hastası olan bir bireyin kardeşinde bu hastalık görülme olasılığı çok yüksektir. Tek yumurta ikizlerinde bu durum aynı şekilde devam etmektedir. Araştırmalara göre tek bir gen değilde birden fazla genin bir araya gelmesi ile bu hastalık oluşmaktadır.
Otizm erkeklerde kızlara göre daha fazla oluşmaktadır. İçsel durumlarda ise bu durum değişiklik gösterip kızlarda daha ağır olarak geçmektedir. Bireylerin %70’inde zeka geriliği, %10’unda ise üstün zeka görülmektedir. Zeka düzeyi ve diğer hastalıklar otizmin ağırlık düzeyini belirlemektedir.
Otizm Belirtileri
Otizm belirtileri hastalığın şiddetine göre farklılık gösterse de ana belirtiler şunlardır; sosyal etkileşim için; göz teması kurmama, mimik hareketlerini uygulamama, beden dilini kullanmama, yaşıt olduğu arkadaşları ile beraber takılmama, eğlenme, ilgi ve duyguları paylaşmama, empati yoksunluğu ve duygu zorluğu yaşamaktadır.
Otizm belirtleri nin diğer bir alanı da sözlü ve sözsüz iletişime geçme belirtileridir. Bu kısımda; konuşmada sıkıntı yaşama, sohbet etmeye başlamada sorun yaşama, devam eden bir konuşmayı sürdürememe, kalıplaşmış olan cümleleri devam ettirip tekrarlama, daha önceden duydukları kelimeleri akıllarına not edip bunlar ile konuşma, karşıdaki dinleyiciye göre bakış açısını değiştireme ve espri kaynaklı cümleleri anlayamama gibi belirtileri bulunmaktadır.
Otistik bireylerde genel anlamda parça odaklı çalışmalar bulunmaktadır. Arabadan çok arabanın tekeri ile ilgilenip onunla oynamayı daha çok severler. Bir takım konular ile meşgul olmaları çok doğaldır. Sürekli olarak aynı şeyleri isteyip rutin ihtiyaçları bulunmaktadır. Son olarak ta kalıplaşmış davranışları uygulayıp monoton bir hayat yaşarlar.
Otizm Testi
Bebeğinizin veya çocuğunuzun otizm hastası olduğunu düşünmeniz dahilinde zaman içerisinde ona çeşitli testler yapabilir veya bir uzmana götürüp teşhis koydurabilirsiniz. Otizm testi birbirinden farklı aşamalar olup gelişimde önemli eksikleri yansıtmaktadır.
1. ay: Yüze sabit olarak bakma
2.ay: Sadece gülümseme
3. ay: Objeyi sabit bir şekilde takip etme
2-6. ay: sesli uyarılara karşı tepki vermeme
3-6. ay: Kavrama becerileri
6. ay: Heceleme eksikliği
7. ay: Konuşma ve seslerde taklit eksikliğinin yanında ileriki zamanlarda herhangi bir etkiye tepki vermiyor ise vakit kaybedilmeden bir doktora götürülmesi önerilmektedir.
Bunun haricinde doktor kontrolünde veya bir uzman tarafından yapılan farklı bir teste bulunmaktadır. Kısa süreli olan bu test beş bölümden oluşup bireyin otizm hastalığı içerisinde olup olmadığını belirlemektedir. Bu testin ilk aşaması jest ve mimiklerin ölçülmesidir. Hemen arkasına dikkat düzeyi, vücut dilindeki hareketlikler, göz kontağı kurma ve iletişim eksikliği içerisinde bulunan bireyleri belirleyip uygun terapilere başlatmaktadır.
Otizm Çeşitleri
Otizm hastalığı kendi içerisinde dört farklı alandan oluşup bölümlere ayrılmaktadır. Otizm çeşitlerinden ilki asperger sendromudur. Bu sendrom içerisinde sosyal alandaki etkileşimlerin eksikliği ve takıntılar yaygın halde bulunmaktadır. Fakat otizm hastalığının genelinde bulunan dil ve zeka geriliği bu alanda görülmemektedir.
Asperger sendromu içerisinde bulunan bir kişi herhangi bir şekilde sözel sorun yaşamaz. Sözcük dağarcığı yerindedir ve dilbilgisi gelişimi iyidir. Bu sendromun sorunu görsel ve algısal işlevlerin yetersizliğidir. Bu durumda sosyal hayata yansıyıp takıntı gibi ciddi sorunları doğurmaktadır.
Otizm çeşitleri arasında bulunan diğer bir bölümde rett sendromudur. Bu sendrom ilk beş ay normal gelişim gösteren bebeklerde görülmektedir. Sadece kızlarda meydana gelip genetik bir sorunu ortaya çıkarmaktadır. Sendromun kendini göstermesi ile birlikte baş bölgesindeki büyümede yavaşlama, el becerilerinde eksiklik ve takıntılı el hareketleri gözlenmeye başlamaktadır. Çocuk büyümeye başladıkça hastalıkta kendini gösterir ve beyinsel beceriler gerilemeye başlar.
Otizm hastalığının diğer bir çeşidi de atipik otizmdir. Otizm olduğu düşünülen bir kişi uzman doktor tarafında muayene edildikten sonra belirtiler tam olarak karşılanmıyor ise atipik otizm tanısı konulmaktadır. Zaman içerisinde otistik belirtiler kaybolup vücut normale dönebilmektedir. İyi bir eğitim ile bu hastalık olumlu hale çevrilmektedir.
Kişinin becerileri düzeltilip mizah anlayışı oluşur, karşı cins ile başta sorunlar yaşasa da zaman içerisinde bu durum tersine dönebilmektedir. Dil problemi yaşanması durumunda bu problem kısa sürede çözülebilmektedir. Bu hastalık türünde kendine zarar verme durumu görülmemektedir. Öğrenme durumları sorun olsa da dar ilgi alanları ileriki yaşlarda onun için avantaj haline gelebilmektedir.
Son otizm çeşidi de çocukluk disintegratif bozukluğudur. Bu tanı içerisindeki çocuklar yaşamları süresince ilk iki yıl düzgün bir gelişim sürerler. Bozukluk kendini göstermeye başladıktan sonra kazanılan beceriler yok olur ve otizm belirtileri kendini göstermeye başlar. Çoğu zamanda bu durum zihnin özür düzeyine kadar ilerler.
Otizm Tedavisi
Otizm hastalığının belirli bir tedavisi bulunmamaktadır. Fakat hastalığın erken yaşta teşhisinin konmasının ardından eğitim ile çocuk yeteneklerini daha rahat sergileyip dikkatli bir birey haline gelir. Uygulanması mümkün olan tedavi yöntemi ile otizm hastalığının belirtileri azaltılmaktadır.
Otizm tedavisi nde izlenen yollar birbirinde farklı olup yaş aralıklarına göre değişmektedir. İlk tedavi yöntemi eğitsel terapilerdir. Bu alanda davranışçı yöntemler, gelişimci yöntemler, görsel iletişim sistemleri, oyun terapileri, duyu bütünlemesi ve günlük yaşam terapileri uygulanmaktadır.
Tedavi yöntemleri arasında kullanılan ikinci bölümde konuşma sorunlarını çözmeye yönelik olan terapilerdir. Bu alanda dil becerileri geliştirilir, dinleme, cümle kurma, ilişki, ön beceriler ve göz teması gibi önemli konular üzerinde durulmaktadır.
Otizm tedavisi nin üçüncü kısmında uğraşı terapisi bulunmaktadır. Bu alanda bir konu üzerinde ısrarcı olma ve kararlılığı öğretmek öğreticinin esas kuralıdır.
Bunun yanında kullanılan kucaklaşma terapisi ve bilimsel çalışmalarda kişinin daha sağlıklı bir hal almasını sağlamaktadır. Müzik dinletmek, refleks kuvvetlendirmek, yunus ile terapi uygulamak ve beslenme düzeni ulaştırma otizm tedavisinde kullanılan yöntemlerdendir.
Last Updated on 5 Mayıs 2022 by Saglikloji